İstanbul Newroz deklarasyonu: Zaman fiziki özgürlüğü sağlama zamanı!

  • 12:19 11 Mart 2024
  • Güncel
İSTANBUL - HDK, TJA ve DEM Parti, “Zaman Özgürlük ve Zafer Zamanıdır! Ayağa Kalk!” başlıklı İstanbul Newroz’u deklarasyonunu açıkladı. Deklarasyonda, “Bu yılki Newroz, ‘Abdullah Öcalan’a Fiziki Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm’ kampanyasının ateşine dönüşecektir. Zaman, Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlama zamanıdır. Ve zaman özgürlük ve zafer için ayağa kalkma zamanıdır” vurgusu yapıldı.
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Tevgera Jinên Azad (TJA) ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (DEM Parti) organize ettiği İstanbul Newroz’u, “Zaman Özgürlük ve Zafer Zamanıdır! Ayağa Kalk!” başlıklı deklarasyonla Beyoğlu’nda bulunan Taksim Hill Otel’de açıklanıyor. Deklarasyonun yapıldığı salona, “Şimdi Özgürlük Zamanı” yazılı pankart asıldı.
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğüne adanacak olan bu yılki İstanbul Newroz’u deklarasyonu, çok sayıda siyasetçi ve sivil toplum örgütleri temsilcilerinin katılımıyla HDK Eşsözcüsü ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek tarafından açıklandı.
 
‘Özgürlük meşalesi yolumuzu aydınlatıyor’
 
“Zaman Özgürlük ve Zafer Zamanıdır! Ayağa Kalk!” başlıklı deklarasyonun tamamı şöyle:
 
“Asya ve Orta Doğu halklarının kendini içinde gördüğü, sahiplendiği, kutladığı Newroz, tarihte olduğu gibi günümüzde de kültürel soykırım kıskacında olan Kürt halkı ve sömürge altında tutulan halklar için direnişin ve isyanın kültürüdür. 2024 Newroz’u, tekçi devlet geleneğinin dinci, milliyetçi ve cinsiyetçi faşizme evrildiği günümüz koşullarında, vazgeçmeyenlerin, teslim olmayanların ve zafere inananların yan yana, omuz omuza geldiği gün olacaktır. Bugün Kürtler, Aleviler, yoksullar, işçiler, kadınlar, gençler AKP-MHP faşizminin politikaları ve şiddet tekeli altında itaat etmeye zorlanırken Demirci Kawa’nın Dehaq’a karşı verdiği mücadelenin sembolü olan özgürlük meşalesi, yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor.
 
Newroz fiziki özgürlük ateşine dönüşecek!
 
Faşist rejimin ‘çöktürme planının’ hedefinde olan Kürt halkının özgürlük mücadelesi için Newroz, sömürgeciliğe karşı başkaldırının günü olarak önemini koruyor. On yıllardır meydanlarda özgürlük iradesini beyan eden Kürt halkı için bu yılki Newroz, ‘Abdullah Öcalan’a Fiziki Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm’ kampanyasının ateşine dönüşecektir. 25 yıldır İmralı işkence sisteminde tutulan ve son üç yıldır kendisinden hiçbir şekilde haber alınamayan Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’a uygulanan mutlak iletişimsizlik uygulamaları, Amed zindanından İmralı’ya uzanan tekçi, inkarcı, asimilasyoncu, sömürgeci devlet politikalarının güncel olanıdır.
 
İmralı işkence sistemini kıracağız!
 
Nasıl ki dün Çağdaş Kawa Mazlum Doğan’ın yaktığı üç kibrit yolumuzu aydınlatmışsa, bugün de Sayın Abdullah Öcalan’ın ‘Newroz halkı’ dediği bizler, İmralı işkence sistemini kıracağız. Bunun bir gereği olarak, sömürgeciliğe ve işgalciliğe karşı Kürt halkının varlık ve özgürlük mücadelesini yürütenler, dün olduğu gibi bugün de örgütlü iradesini ezilenler ve sömürülenler lehine kullanmaya devam edecektir.
 
Halklar bu çarkı kırabilir…
 
Kurdistan’da özel savaş politikalarıyla Kürt halkına diz çöktürmeyi ve onu halk olmaktan çıkarmayı hedefleyen AKP-MHP faşizmi, başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin dört bir parçasını ulusal ve uluslararası sermayeye peşkeş çekmektedir. Yanı sıra halkların arasına nifak tohumları ekerek, yürüttüğü üretim ve bölüşüm ilişkileri arasındaki uçurumu savaş politikalarıyla derinleştirmektedir. Rojava ve Güney Kurdistan’da yürüttüğü işgal politikaları, AKP-MHP ittifakının iktidarda kalma garantisiyken, işçi sınıfının sömürü katsayısını sermaye lehine artırmasının da en başat kaldıracıdır. Bizler ezilenler, yok sayılanlar, sömürülenler, demokrasi talep edenler, kimliğine sahip çıkanlar bu çarkı kırabiliriz, kırmakla mükellefiz.
 
Tecridi Newroz ateşiyle aydınlatma zamanı
 
Kendisini milliyetçilik, dincilik ve cinsiyetçilik temelinde üreten ulus devletçiliğe karşı demokratik ulus çözümünü ortaya koyan ve bu yönüyle ezilenlerin mücadelesine ciddi katkılar sunan Sayın Öcalan üzerindeki İmralı işkence sistemini parçalamak, tüm emek, demokrasi ve özgürlük güçlerinin de sorumluluğundadır. Bu nedenle İmralı’dan başlayıp tüm topluma yayılan tecrit ve kuşatma karanlığını Newroz ateşiyle aydınlatma zamanıdır. Newroz ateşinin, Türkiye ve Kurdistan halklarının birleşik mücadelesini aydınlatması umudunu canlı tutma zamanıdır. Newroz ateşi etrafında Demokratik Cumhuriyet mücadelesi için birleşme zamanıdır.
 
Tutsakların sesi olacaklar
 
Kurdistan belediyelerine atanan kayyımlar, tutsak edilen on binler, rant uğruna depreme kurban verilenler, cenazelerine ulaşılamayan maden işçileri, barınamayan öğrenciler, açlığa ve ölüme terk edilen emekliler, elleriyle dünyayı inşa edip karşılığında yok sayılanlar, evlerin içinde görünmeyen emeğin öznesi kadınlar, köylerinden edilen köylüler, ekolojik yıkımın mağdurları, hep birlikte Newroz alanlarına akacak. Hasta tutsaklara, hukuksuzca hapishanelerde tutulan Kurdistanlı ve Türkiyeli devrimcilere, açlık grevinin 106’ncı gününde olan yoldaşlarımıza ses olacağız.
 
Zaman fiziki özgürlüğü sağlama zamanıdır!
 
Bugünün Dehaq’ları dünya mafyasını ülkesinde ağırlayanlardır. Bugünün Dehaq’ları hakları eğitimi belli bir sınıf için sağlayıp, halk çocuklarına erkenden işçiliği dayatanlardır. Bugünün Dehaq’ları 17 bin 500 liraya işçileri patronlara peşkeş çekenlerdir. Bugünün Dehaq’ları boşanmak isteyen kadınları katleden erkekleri koruyan, kadınların nafakalarına göz koyanlardır. Bugünün Dehaq’ları Filistin halkına selam gönderirken İsrail devletiyle ticari ilişkilerini sürdürenlerdir. Bugünün Dehaq’ları İliç’teki ekolojik yıkıma sebebiyet veren işçi katilleridir. İçinden geçtiğimiz tarihsel sürecin başarısı ve mücadelemizin zaferi hepimizin elzem görevidir. Newroz bayrağını bugünlere taşıyan tüm yoldaşlarımıza ve halkımıza sözümüz, özgürlük olsun. Zaman, İmralı işkence sistemini kırma zamanıdır. Zaman Kürt sorununun demokratik çözümünü ve Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlama zamanıdır.
 
Ayağa kalkma zamanı!
 
Zaman özgürlük taleplerini en güçlü şekilde haykırma ve toplumsal mücadeleyi büyütme zamanıdır. Zaman kimliğini ve kültürünü anadilinle yaşama zamanıdır. Zaman toplumun üzerine karabasan gibi çöken karanlığı Newroz ateşiyle aydınlatma zamandır. Zaman zindanlardaki yoldaşlarımızla özgür ortamlarda kucaklaşma zamanıdır. Zaman ezilenlerin ortak mücadelesinde daha fazla ısrar ve bunu güçlendirme zamanıdır. Ve zaman özgürlük ve zafer için ayağa kalkma zamanıdır.”
 
Ardından toplantı sona erdi.