Kürt ve kadın kimliğiyle sahalarda

  • 09:05 25 Nisan 2024
  • Sağlık/Spor
 
Gülistan Gülmüş
 
AMED - Futbolcu olma yolunda çokça zorluk yaşadığını dile getiren Amedspor Kadın Futbol Takımı oyuncusu Ebru Dolu, özellikle Kürt kadın futbolcu olmanın kendisini olumlu yönde etkilediğine dikkat çekti.
 
Amedspor Kadın Futbol Takımı her geçen gün ilgi çekmeye devam ediyor. Takımın başarılı kadın oyuncuları, “Futbol erkek oyunudur” algısını kırarken, spora ilgili olan ancak bu yargıdan dolayı spora yaklaşmaktan çekinen kadınlara da ilham oluyor. Amedspor Kadın Futbol Takımı oyuncuları bu algıyı yıkmakla beraber Kürt kadın kimlikleriyle de ön plana çıkıyor. Bu isteği en çok taşıyanlardan biri de Amed Spor Kadın Futbol Takımı oyuncularından Ebru Dolu. Amed’in Erxenî (Ergani) ilçesinde doğan Ebru, sporla henüz 11 yaşındayken tanıştı.  Uzun yıllar birçok dalda sporla ilgilenen Ebru lisede öğrenim gördüğü sırada beden eğitimi öğretmeni tarafından keşfedildi ve futbol kulüplerine yönlendirildi. İlk olarak Ergani Kadın Futbol Takımı’nda lisanslı olarak sahaya çıkan Ebru, daha sonra Kürt kadın kimliğiyle iyi bir sporcu profilini oluşturacağını düşündüğü Amedspor Kadın Futbol Takımı’na girdi. Diyarbakır Dicle Üniversitesi’nde Beden Eğitimi Öğretmenliği öğrenimini tamamlayan Ebru, aynı bölümde Bingöl Üniversitesi’nde yüksek lisans öğrenimi görüyor.
 
Ebru, Amedspor’da bulunma amacına dair JINNEWS’e konuştu.
 
Futbol hayatı sokak oyunlarıyla başladı
 
Futbol oynamaya başlama sürecini anlatan Ebru, futbola girişindeki en etkili kişinin beden eğitimi öğretmeni olduğunun altını çizerken, Amedspor’un kendisi için ne anlam ifade ettiğini ise şöyle anlattı: “Spor yapmaya 11’inci sınıfta başladım. Öncesinde hep sokakta futbol ve basketbol oynuyordum. Basketbol sahamız yoktu ama biz yine de basketbol topuyla oyun oynuyorduk. Sokak aralarındaki koşuşturmacalarımız, futbol oynamamız ve ip atlamamızla spor hayatım başladı. Sonra performansımı beden eğitimi öğretmenim gördü. Beni spora o öğretmenim teşvik etti. Onun sayesinde lisanslı futbola geçtim. İlk olarak Ergani Kadın Futbol takımında başladım. Sonra Amed Spor Kadın Futbol takımında oynamaya  başladım. Amedspor’da 3 sene oynadıktan sonra İzmir’e gittim. Bir sezon İzmir’de oynadım. İzmir’de şampiyonluk gelince orada devam etmemi istediler ama  Amedspor’a tekrar geldim. Çünkü Amedspor bizim kırmızı çizgimiz.”
 
Tepkilere karşı başkaldırdı
 
Futbola başlamaya karar verdiği süreçte ailesinden ve çevresinden olumsuz tepkiler aldığını belirten Ebru,  söz konusu süreci, “başkaldırdım” sözleriyle paylaştı. Ebru, “Aileme, ‘Ben artık lisanlı futbolcu olacağım’ dediğimde, ‘Bizde de bir bu eksikti’ dediler. Çok zorluk yaşadım, babam da annem de izin vermiyordu. Başkaldırma konusunda örnek aldığım insanlar var. Onlar nasıl başkaldırdılarsa ben de öyle kaldırdım. Ondan sonra yavaş yavaş bu duruma alıştılar. Ailemin baskı sorununu çözdüm. Akrabalarımda da hala aynı durum var ama bu düşünceleri de yıkmaya başladım. Sadece ben değil, diğer futbolcu kadın arkadaşlarım da bu coğrafyada futbol oynamaya devam ederek bu erkek zihniyetini yıkacaklar. Artık kadınlar da futbol oynayabilir, istedikleri maça gidebilir. ‘Futbol erkek oyunudur, kadınların ne işi var’ şeklinde söylemler oldu. Bu söylemler hala devam ediyor ama çevremizdeki erkek arkadaşlarımız artık böyle düşünmüyor, gelip maçlarımızı izliyorlar ve bizi destekliyorlar” şeklinde konuştu.
 
‘Kadınların gücünü öne çıkarmaya çalışıyoruz’
 
Takımın bir gününün nasıl geçtiğine dair aktarımlarda bulunan Ebru, yabancı kadın oyuncularla ilişkilenme biçimlerini de anlattı. Ebru, kadınların kendilerini Türk sandığını ancak onlara Kürt olduklarını ve Kürt kadın kimlikleriyle ön plana çıkmak istediklerini belirttiklerini söylerken, “Sezon başından bu yana çeşitli ülkelerden oyuncular buraya geliyor. Her yerde kadınlar zorluklar yaşıyor. Bizim burada yaşadığımız zorlukları onlar da yaşamış.  Bu yüzden birlik olmaya çalışıyoruz. Kadınların gücünü öne çıkarmaya çalışıyoruz. Bu dayanışmayı hem saha içine hem de saha dışına taşımaya çalışıyoruz. Yabancı arkadaşlardan dışarıdan ilk geldiğinde bizi Türk sanıyorlardı. Bize Türk dediklerinde, ‘Hayır biz Türk değil, Kürt’üz’ diyorduk. Onlar da artık bunun bilincine vardılar. Kürt kadın futbolcu olduğunu görüyorlar. Bu da bizim için umut verici bir şey çünkü ülkelerine döndüklerinde, ‘Onlar Kürt, Türk değil’ diyorlar. Bu da bizim için büyük bir adım” dedi.
 
‘Gücümü beyaz tülbentli annelerden alıyorum’
 
Ebru, son olarak tüm kadınların isterlerse başarılı olabileceklerinin,  bu nedenle başarılı olmak adına çaba göstermekten vazgeçmemeleri gerektiğinin altını çizerken, şunları ekledi: “Eğer kadınların yetenekleri var ve kendilerine inanıyorlarsa  çalışmayı bırakmasınlar.  Kadınlar eril zihniyeti yıkabilirler. Savaşsınlar, savaştıkları sürece bizim gibi olabilirler, hatta bizden daha iyi yerlere gelebilirler. Savaşmayı bıraktıkları sürece hiçbir şey yapamayacaklarının bilincinde olmaları gerekiyor. Bunu sadece futbol olarak düşünmemek lazım, her alanda kadınlar her şeyi yapabilir. Bana, ‘Bu gücü nereden alıyorsun, nasıl sabrediyorsun, güneşin altında nasıl kalabiliyorsun?’ diye soruyorlar. Ben de, ‘Gücümü beyaz tülbentli annelerden alıyorum’ diyorum.”