Asgari ücret çalışanların cebine girmeden eridi!

  • 09:03 10 Ocak 2024
  • Emek/Ekonomi
 
Melike Aydın
 
İZMİR - Yeni yılda birçok kaleme getirilen zamlarla girilirken ortalama gelir haline gelen asgari ücrete yapılan zammının daha işçinin eline geçmeden eridiğini ifade eden DİSK Genel-İş İzmir 8’lu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin, işsizlik, güvencesiz çalışma koşullarına karşı örgütlenmenin en büyük güç olacağını vurguladı.
 
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) açıkladığı verilere göre Türkiye’de 8.1 milyon işsiz var ve bu sayının en büyük oranını kadınlar ve gençler oluşturuyor. DİSK’in açıklamasına göre asgari ücret 30 bin lira olması gerekirken 2024 yılı için 17 bin 2 lira olarak belirlendi. Üstelik yeni yılın ilk günlerinde Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) yüzde 25 artış kaydederken DİSK tarafından enflasyonun yüzde 64 civarında olduğu açıklandı. Asgari ücretin çalışanların cebine girmeden erdiğine ilişkin değerlendirmeler yapılıyor. 
 
 İşsiz sayısı en az 8.1 milyon
 
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 11 Aralık 2023’te yayınladığı Ekim 2023 Hanehalkı İşgücü Araştırması (HİA) sonuçlarına göre mevsim etkisinden arındırılmış dar tanımlı işsizlik oranı yüzde 8,5, geniş tanımlı işsizlik oranı yani atıl işgücü ise yüzde 21,3 seviyesinde. TÜİK’e göre 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde dar tanımlı işsiz sayısı 2023 Ekim ayında 2 milyon 961 bin oldu. DİSK-AR tarafından TÜİK verilerinden yararlanarak yapılan hesaplamaya göre ise durum farklı; mevsim etkisinden arındırılmış geniş tanımlı işsiz sayısı Ekim 2023’te 8 milyon 143 bin kişi, son 1 yılda geniş tanımlı işsiz sayısı 547 bin artarak 7,6 milyondan 8,1 milyona yükseldi. DİSK’in aynı araştırmasına göre geniş tanımlı kadın işsizliği ise yüzde 29,3.
 
Açıklanan tahmini enflasyon üst bandı yüzde 42
 
İşsizlik oranları böyle iken geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen etkinlikte 2024-2026 dönemine ilişkin Orta Vadeli Program ile ilgili tahminleri açıkladı. Açıklamaya göre 2024 sonu enflasyon tahmini yüzde 36’ya yükseltildi hatta yüzde 42’ye kadar da üst bant açıklandı. Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan da ‘Enflasyon Raporu 2023-III’ sunumunda enflasyonun 2023 yılı sonunda yüzde 65,0'e, 2024 yıl sonunda yüzde 36,0 seviyesine yükseleceğini söylemişti.
 
Asgari ücret işçinin eline geçmeden zam yağmuru
 
Durum böyleyken 2024 yılı asgari ücret ise yüzde 50 oranında artışla 17 bin 2 lira olarak açıklandı. Ancak yeni yıla girilen ilk günlerde daha asgari ücret işçinin eline geçmeden zamlar açıklandı. Otoyol ve köprülerin geçiş ücretlerine yüzde 76, Yap-İşlet-Devret (YİD) Modeli ile işletilen otoyol ve köprülerin geçiş ücretlere ise yüzde 50 oranında zam geldi. Motorlu Taşıtlar Vergisi'ne yüzde 58 yeniden değerleme oranında zam yapıldı, yurt içi üretici fiyatları üzerinden ÖTV'de yüzde 25 artışla akaryakıt fiyatları arttı.
 
DİSK Genel-İş İzmir 8’lu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin, konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.  
 
Asgari ücret ihtiyaçları karşılamaktan uzak
 
Asgari ücretin işçilerin giyim, sağlık, eğitim, konut gibi ihtiyaçlarını en asgari şekilde karşılayacak gelir olması gerekirken bunu bile sağlamadığını dile getiren Deniz, asgari ücretin ortalama ücret haline geldiğini kaydetti. Deniz, “Çünkü asgari ücret işçilerin toplu sözleşmeyle aldıkları ücretin neredeyse aynısı. Asgari ücretle çalışan bir işçi ile şu an toplu sözleşmeli sendikalı olan aynı değil. Yan yana getirdiğimizde neredeyse aynı. Hatta toplu sözleşmede bile asgari ücretin altında kaldığımız durumlar söz konusu. Bu durumda ülkede çalışanlar için asgari ücret ortalama gelir haline gelmiş durumda. Bu nedenle asgari ücret zorunlu ihtiyaçları karşılama halinden de çıkmış durumda. Barınma dediğimiz konutlar da fahiş fiyatta artmış durumda. Sağlığa, giyime, eğitime erişemez durumdalar” şeklinde konuştu.
 
Asgari ücret gelen zamlarla eridi
 
İşsizlik ve cüzi de olsa artan asgari ücretin küçük esnaf ve küçük fabrikalarda işten çıkarılmalar için bahane olarak kullanılabileceğini ancak büyük holdinglerde bunun yaşanacağını sanmadığını belirten Deniz, asgari ücrete zam geldiğini, çalışanların Şubat ayında bunu alacaklarını ancak 1 Ocak’tan itibaren de her şeye zam geldiğini söyledi. Deniz, asgari ücretin, gelen zamlarla eridiğini vurguladı. 
 
‘Kadınlar iş ortamından el çektirilmeye çalışılıyor’
 
Türkiye’nin kadın işsizliğinin en yüksek ülkeler arasında olduğunu dile getiren Deniz, şunları söyledi: “Çünkü kadın istihdamı dendiğinde kadının hamile kalması, doğum, çocuk, hasta, yaşlı bakımı diyerek kadınlar istihdama kabul edilmemeye çalışılıyor. ‘Kadın işçi olmasın’ diye bizlere gelen çok oluyor. Erkekler kadınlardan yüzde 27 oranında daha yüksek ücret alıyor. Kadın ve genç işsizliği çok fazla. İstihdam konusunda ülke bu kadar erimişken kadınların istihdamı devlet tarafından, hükümet tarafından engellenmekte. Yarı zamanlı çalışma koşullarında istihdam ediyorlar ya da iş ortamından el çektirmeye çalışıyorlar.” 
 
‘Vergide adalet yok, patronla işçi aynı oranda vergi ödüyor’
 
Asgari ücretin alınan vergilerden dolayı gerçekleşen kesintilerden dolayı açıklananın altında olduğunu dile getiren Deniz, DİSK’in de bu konuyla ilgili vergide adalet talebiyle birçok ilde açıklamalar gerçekleştirdiğini belirtti. Deniz, “Az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınmalı. Ama bizim ülkemizde tam tersi. Patronlarla eşit vergiler ödüyoruz. Elimize geçen asgari ücret değil, vergiler giderek azalıyor. Ocak ayında aldığımız ücret Aralık ayında aldığımız ücret aynı değil, bu tüm işçiler için geçerli ama kadın işçiler zaten erkek işçilerden daha az ücret alıyor” dedi.
 
‘İşsizlik, güvencesiz ve asgari ücretin altında çalışmaya mecbur bırakıyor’
 
İstihdamda güvenceli çalışmada sendikalı ve sendikasız çalışmada fark bulunduğunu, sendikasız çalışan sayısı çok fazla olduğunu belirten Deniz, bu nedenle güvencesiz çalışma koşullarının birçok fabrikada küçük işletmelerde çok fazla olduğunu dile getirdi. Deniz “Asgari ücret arttıkça işten çıkarılanların oranları, sigortasız çalıştırılma oranları çok yükselmekte. Özellikle özel okullarda öğretmenlerde dahi artmakta, hatta asgari ücret deniyor ama o kadar bile verilmemekte. Belli bir miktar kesilip sigortasına yatırılıyor. Güvencesiz çalıştırma koşullarından dolayı da işçiler asgari ücreti yeterince alamıyor. Ama kimse de sesini çıkaramıyor, işten atılma korkusu var. Zaten açlık yoksulluk sınırı belli. İnsanlar o koşula erişmek için her işi yapmak durumunda kalıyorlar. İnsanlar güvencesiz çalıştığı için çok fazla sigortalı olma günlük yevmiye ile çalışma koşullarından kopamıyorlar. Günlük ne bulurlarsa onu yapmaya çalışıyorlar, açlıkla sınanıyorlar. Pazarlardan arta kalanları topluyorlar. Çocuklarına ne götüreceklerini bilemedikleri için de güvencesiz çalışmaya mahkum oluyorlar” şeklinde konuştu.
 
‘Örgütlenmek en büyük güç’
 
İşçilerin ve işsizlerin örgütlenmesi gerektiğini dile getiren Deniz, “Başımıza ne geliyorsa örgütlenmemekten geliyor. Sendikalı olmamız gerekiyor. Alanda sokakta her yerde birlikte hareket etmek örgütlenmek gerekiyor örgütlenmek bu ülkedeki en büyük güç olacaktır” dedi.