Elektrik kesintisi özel savaş politikasına dönüştü

  • 09:02 16 Temmuz 2023
  • Yaşam
 
Öznur Değer
 
MÊRDÎN - Qoser’in Hêşerî Mahallesi’nde 8 gün boyunca süren ve mahkeme kararıyla kazanım elde edilen elektrik sorunu yaşanmaya devam ederken, mahalle sakinleri, “Devlet arkalarında, askerleri de yanlarına alıp otobüslerle geliyorlar. Bunu yapmaya ne hakkınız var” diye sordu.
 
Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. (DEDAŞ), geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklama ile Mêrdîn’in Qoser (Kızıltepe) ve Dêrik (Derik) ilçelerine bağlı toplam 95 köyde 3 Temmuz’dan itibaren 16 gün boyunca yapılacak bakım-onarım çalışmaları gerekçesiyle 09.00-18.00 saatleri arasında elektrik kesintisi yaşanacağını duyurmuştu. Yaklaşık 100 köyü etkileyen günlük en az 9 saatlik elektrik kesintisinin işkenceye dönüşmesi sonucunda Qoser’e bağlı Hêşerî (Dikmen) ve Dixê (Ulaşlı) mahallesi sakinleri muhtar ve avukatları eşliğinde 6 Temmuz’da Kızıltepe Savcılığı’na, DEDAŞ İl Müdürü Halil Homan ve DEDAŞ yöneticileri hakkında “kamu hizmetinden yararlanmanın engellenmesi” kapsamında suç duyurusunda bulundu. 10 Temmuz’da şikayeti karara bağlayan Kızıltepe Asliye Hukuk Mahkemesi, bakım adı altında yapılan elektrik kesintilerinin günlük 3 saat ile sınırlandırılması ve 21 saat boyunca kesintisiz ve sürekli enerji verilmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verdi.
 
Mahkeme kararından bir gün sonra köyde çalışma yapılmadı
 
8 gün boyunca günde en az 9 saat elektriksiz yaşayan Hêşerîlilere mikrofon uzatarak yaşadıkları mağduriyetleri sorduk. Kararın ardından elektrik sorununun çözülmesi gerekirken, kararın alındığı 10 Temmuz’da köylüler saat 18.00’de gelmesi gereken elektriğin 21.00’de geldiğini ifade etti. Kararın sabahı olan 11 Temmuz’da ise bir elektrik kablosunun kopması bahanesiyle köyde sabah saatlerinde yaklaşık 3 saatlik elektrik kesintisi yaşandı. “Çalışma” bahanesiyle köyün sık sık elektriğinin kesilmesi üzerine çalışmanın yapıldığı elektrik kulübesine gittiğimizde ise çalışanlara rastlamadığımız gibi evi kulübenin karşısında bulunan köylüler işçilerin 11 Temmuz’da çalışmaya hiç gelmediğini bildirdi. Yanı sıra köylüler çalışmaların bahane edildiğini ancak düzenli bir çalışmanın yapılmadığını ekledi.
 
Elektrik kesintisinde su ve şebeke de kesiliyor
 
3 bini aşkın nüfusu bulunan köyde 40 dereceyi aşan hava sıcaklığında yaşanan elektrik kesintileri başta sağlık, hijyen gibi konularda sorunlar doğururken, baz istasyonu ve su kuyularının da köy elektriğine bağlı olması nedeniyle şebeke ve su sorunu da yaşandı.
 
‘Her yıl mısır ekiminde elektrik kesiyorlar’
 
Henüz tam anlamıyla çözülemeyen elektrik kesintilerine tepki gösteren köylülerden Nofa Ertaş, yaklaşık 10 gündür bu halde olduklarını ifade etti. Her yıl mısır ekimi olan bu mevsimde elektrik kesintilerinin yaşandığına işaret eden Nofa, “Mısır, buğday ekmeyelim diye elektriğimizi kesiyorlar. İnsanlar burada tarımla geçiniyor ancak bu mevsimde elektrik kesiliyor ve mevsim bitince de elektrik normale dönüyor. Köylülerin yarısı hasta. Ben kendim de şeker, tansiyon hastasıyım. Elektrik kesintisi sağlığımızı olumsuz etkiliyor, daha çok hastalanıyoruz. Sıcaktan kendimizi ağaç gölgeliklerine atmak zorunda kalıyoruz gün boyunca. Bu yapılacak iş midir? Buna kalıcı bir çözüm bulunmalı. Keyfi bir şekilde davranıyorlar” şeklinde konuştu.
 
‘Devlet arkalarında askerlerle geliyorlar’
 
“Devlet arkalarında, askerleri de yanlarına alıp otobüslerle geliyorlar” diyen Nofa, buğday ve mısırlarının kapının önünde beklediğini ve artık para etmediğini dile getirdi. Nofa, “Bu aydan sonra mısır ekemeyiz. Ektiklerimiz de sulama da yapamayacağımız için kuruyup gidecek. Yaklaşık 10 gün boyunca ne su vardı ne ekmek… Hiçbir şey yoktu. Yemek bile yapamıyorduk. Her yıl bu ay aynı sorunu yaşıyoruz. Bizden ne istiyorlar bilmiyoruz. Mahkemeyi kazandıktan sonra elektriğin gelmesi gerekirken 3 saat daha geç geldi. Bu ay bitene kadar ‘Orada burada kablo koptu, kesinti var’ diyerek elektriği kesmeye devam edecekler. Bu ay bitince de rahatlayacaklar. Mahkeme kararlarını da pek dinlemiyorlar” dedi.
 
‘Kürt olduğumuz için bize bu zulüm yapıyorlar’
 
“Kürt olduğumuz için bize bu zulüm yapıyorlar” diyen Nofa, Türklerin yaşadığı yerlerde neden elektrik kesintilerinin olmadığını sordu. Nofa, “İzmir gibi metropollerin elektriği neden hiç gitmiyor? Orada kablo hiç mi kopmuyor? Aylarca orada kalıyoruz bir dakika bile elektrik kesilmiyor ama bizim bölgemizin elektriği hep öyle. Elektriğimizi satıyorlar. Çalışma yapıldığı falan da yok. Elektrik gittiğinde su ve şebeke de gidiyor. Hastalandığımızda ambulans bile çağıramıyoruz. Cezaevine konulmuş gibi oluyoruz” sözlerine yer verdi.
 
‘Çiftçiyiz ama mısır ekemiyoruz’
 
Yaklaşık 10 gündür elektriksiz perişan olduklarını kaydeden Fesla Dayan da, gün içinde kendilerini gölgelik alanlara ağaç kovuğuna attıklarını söyledi. Yaşlarının ileri olduğunu ve hastalıklarının arttığını belirten Fesla, “Tarım mevsimi ve hasadımız yerde kalıyor. Neden elektriğimizi kesiyorlar? Evde duramıyoruz diye ilçeye gidip serinlemeye çalışıyoruz. Buğday ektik şimdi de mısır ekme zamanı ama elektrik olmadığı için mısır ekemiyoruz. Hepimiz çiftçiyiz ve tek geçim kaynağımız bu” diye belirtti.
 
‘Hepimizi öldürmek mi istiyorla?’
 
Günlerdir elektriksiz olduklarının altını çizen Düriye Ertaş ise, çeşitli hastalıkları olduğunu ve sıcağın bunu etkilediğini belirtti. Misafirlere bir bardak soğuk su bile ikram edemediklerini kaydeden Düriye, “Ekimlerimiz yerde kaldı. Mevsimi olmasına rağmen mısır ekemiyoruz. Elektriğimizi neden kesiyorlar? Aç kalalım istiyorlar. Mısır ekemezsek aç kalacağız. Bize zulmediyorlar. Bizden ne istiyorlar bilmiyorum. Hepimizi öldürmek mi istiyorlar” şeklinde konuştu.