Cezaevleri önünde ‘Özgürlüğe ses ver’ eylemi

  • 14:45 6 Mayıs 2024
  • Güncel

HABER MERKEZİ - Tutsak yakınları cezaevleri ününde “Özgürlüğe ses ver” eylemi gerçekleştirdi. 

Siyasi tutsakların “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” talebiyle 27 Kasım 2023’te süreli-dönüşümlü açlık grevi ile başlayan ve 4 Nisan’da telefon-aile görüşmelerine çıkmama ve mahkemeleri boykot etmeye dönen eylemlerinin yanında tutsak yakınları da birçok yerde cezaevleri önünde “Özgürlüğe ses ver” eylemi başlatarak açıklamalar yaptı. 
 
Amed
 
Tutsak yakınlarının başlattığı “Özgürlüğe ses ver” eylemine MED Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Tutuklu Aileleri Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER), Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Tevgera Jinên Azad (TJA) ve çok sayıda kişi katıldı.
 
Eylem polisler tarafından engellendi
 
Polisler, tutsak yakınlarını açıklama öncesi ablukaya aldı. Gazeteciler ise eylem sırasında engellendi. Tutsak yakınları abluka içerisinde “Bijî berxwedana zindanan”, “Direne direne kazanacağınız”, Bijî berxwedana zindanan”, Silav silav ji zindanan re hezar silav” sloganlarını atarken çaldıkları düdüklerle yapılan müdahaleyi protesto etti.
 
'4 Nisan'da sona eren eylem başarıyla sonuçlandı'
 
Abluka içerisinde konuşan Amed Milletvekili Adalet Kaya, "Bugün cezaevi önünde annelerle birlikte yapacağımız basın açıklaması giydiğimiz önlükler dolayısıyla engellendi. Öncelikle bunu protesto ettiğimizi belirtmek isterim. Türkiye'deki demokratik örgütlere, partilere sesleniyoruz, 4 Nisan'da sona eren bir eylem vardı ve başarıyla sonlandı. Biz bugün annelerle beraber cezaevlerindeki tutsakların sesini duyurmaya geldik ve Türkiye’deki pek çok ilde eş zamanlı olarak basın açıklaması düzenlendi. Ancak Diyarbakır emniyeti tarafından biz en demokratik hakkımızı kullanamadık ve engellendi” ifadelerini kullandı.
 
'Tecritte ısrar savaşta ısrardır'
 
“Tecrit insanlık suçudur, tecritte ısrar savaşta ısrardır. Savaşın büyümesi sorunun büyümesi demektir” diyen Adalet, barışın sağlanmasının PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğüne kavuşmasıyla olacağının altını çizdi. Adalet, uygulanan tecride karşı herkesi dayanışmaya beklediklerini kaydederken, “Türkiye şu an çoklu krizler ülkesi durumundadır ve bu savaşın bölgeye yayılmasına halklara daha fazla zarar vermesine sebep olan bir durumdur. Biz tecridin kaldırılmasından söz ederken, sadece tutsaklar için değil Türkiye halkları üzerindeki tecridin kalkması için de çabalıyoruz ve diyoruz ki, Türkiye birlikte eşitlik içerisinde özgürlük ve barış içerisinde yaşayabilir. Bunu ön koşulu, tecridin kaldırılması ve Sayın Abdullah Öcalan'ın özgürlüğüne kavuşmasıdır. Türkiye halkları bu tecride duyarsız kalmasın” çağrısında bulundu.
 
Konuşmanın ardından ablukaya alınan kitle alandan ayrıldı.
 
Êlih
 
Êlih'de de ise tutsak yakınları Qubin (Beşiri) ilçesinde bulunan T Tipi Kapalı Cezaevi önünde açıklama yapmak istedi, ancak polis buna izin vermedi. DEM Parti, DBP ve TJA’lı kadınlar ve tutsak yakınlarının katıldığı eylemde, cezaevi önüne gitmek isteyen kitleyi polis engelledi. Êlih Barosu ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatlarının da bulunduğu kitleye izin verilmeyince kitle bulundukları yerde açıklama yaptı. Açıklamada “Adalet için tecriti kıralım, toplumsal barış için zindanlara ses olalım” pankartı açıldı. Açıklama boyunca “Direne direne kazanacağız”, “Bijî berxwedana zindanan” sloganları atıldı. 
 
İstanbul
 
Marmara Tutuklu Hükümlü Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAY-DER) ve Tutsak yakınları, cezaevlerindeki siyasi tutsakların “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm” kampanyası kapsamında başlattığı boykot eylemlerine destek olmak amacıyla İstanbul Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde "Özgürlüğe ses ver" eylemi gerçekleştirdi. “Tecrit insanlık suçudur” önlüklerinin giyildiği eyleme MATUHAY-DER üyeleri, Adalet Nöbeti anneleri, Tevgera Jinên Azad (TJA), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri Çiçek Otlu, Cengiz Çiçek, George Aslan, Anadolu Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ANYAKAYDER) üyeleri, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) üyeleri katıldı. 
 
Açıklama öncesi oturma eylemi yapılmak istenmesine izin verilmemesine tepki gösteren kitle oturma eylemi yapmakta kararlı olduğunu dile getirerek “Bijî berxwedana zindanan”, “Hak, hukuk, adalet”, “direne direne kazanacağız” sloganları ile eylemini gerçekleştirdi.  
 
Eylem sürecek
 
Eylemde konuşan DEM Parti Milletvekili Cengiz Çiçek, Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit sürdüğü sürece eylemlerini daha güçlü devam ettireceklerini vurgulayarak tecridin hukuksuz bir uygulama olduğunun altını çizdi. 
 
Oturma eylemi ve açıklama alkışlarla son buldu.
 
 
İzmir
 
İzmir’de Ege Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (EGE- TUHAYDER) öncülüğünde PKK Lideri Abdullah Öcalan ve siyasi tutsaklar üzerindeki tecrit ve hak ihlalleri, Buca Kırıklar Yüksek Güvenlikli Cezaevi önünde protesto edildi. Eyleme Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk, DEM Parti İzmir İl ve ilçe yöneticileri, TJA, Barış Anneleri ve çok sayıda tutsak yakını katıldı. Eylemde sık sık “Bijî berxwedana zindanan”, “Hak hukuk adalet”, “Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük” sloganları atıldı. 
 
‘Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit tüm cezaevlerine sirayet etti’
 
Burada konuşan EGE-TUHAYDER yönetiminden Leyla Kaygısız, İmralı Cezaevi’nde bulunan PKK Lideri Abdullah Öcalan ve diğer tutsakların üzerindeki tecridin tüm cezaevlerine sirayet ettiğini belirterek “Tamamen hukuka aykırıdır. Örneğin 30 yıldır cezaevinde olan Veysi Aktaş, cezasını bitirmesine rağmen keyfi bir şekilde hukukta dahi yeri olmayan gözlem kurulunun vermiş olduğu kararla cezası bir yıl ertelendi” dedi. 
 
Destek çağrısı 
 
Cezaevinde yaşanan hak ihlalleri ve İmralı’da PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit nedeniyle tutsakların 27 Kasım’da açlık grevi başlattıklarını hatırlatan Leyla, “4 Nisan’dan sonra da aile iletişimi, görüşü, mahkemeye çıkmama kararı alındı. Dışarıda ailelerle birlikte cezaevlerindeki yakınlarına ses olabilmek için bizler de ailelerin yanındayız. Hukuk ve adalet sağlanana kadar bizler bu eylemlerimizi devam ettireceğiz. Tüm duyarlı kamuoyunu, sivil toplum kuruluşlarını bize destek sunmaları için çağrıda bulunuyoruz” şeklinde konuştu.
 
‘Bu savaşı durdurun artık’
 
Ardından konuşan tutsak yakını Hanife Gümüş ise adaletin sağlanmasını istediklerini belirterek “Ne zamana kadar bu zulüm devam edecek? Ne zamana kadar bu savaş devam edecek? Bu savaşı durdurun artık. Her yerde cezaevi inşa ettiniz, dağların hepsi cezaevi oldu. Ne zamana kadar cezaevleri inşa edeceksiniz?” diye sordu. 
 
Oturma eylemi
 
Konuşmaların ardından 5 dakikalık oturma eylemi yapıldı. Bu sırada eyleme katılanlar ve tutsak yakınları çaldıkları düdüklerle tecridi protesto etti.
 
 
 
Adana 
 
Adana'da, Kürkçüler Cezaevi Kampüsü önünde gerçekleştirilen eyleme, tutsak yakınlarının yanı sıra DEM Parti, DBP, Akdeniz Adana Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (AATUHAY-DER), Akdeniz Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AYKAY-DER) ile Halkların Demokratik Kongresi (HDK) yöneticileri, DEM Parti Amed Milletvekili Serhat Eren, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri ile insan hakları savunucuları katıldı. 
 
Eylem öncesi cezaevine giden yol, polisler tarafından trafiğe kapatılarak yaya girişine izin verilmedi. Bunun üzerine grup, cezaevine 100 metre kala araçlarından inerek, eylemi gerçekleştirdi. "Tecritlik insanlık suçudur" yazılı önlüklerin giyildiği eylemde, “Adalet için tecridi kıralım, toplumsal barış için özgürlüğe ses ver" pankartı taşınarak, sık sık "Bijî berxwedana zindanan", "Özgürlüğe ses ver", "Bijî berxwedana İmralı" ve "Siyasi tutsaklar onurumuzdur" sloganları atıldı.
 
‘Kürt sorununun muhatabının Abdullah Öcalan'
 
Eylemde konuşan DEM Partili Serhat Eren, 27 Kasım 2023’te süreli-dönüşümlü açlık grevi başlatan tutsakların, 4 Nisan’dan itibaren telefon ve aile görüşlerine çıkmama ve mahkemeleri boykot etme kararı aldığını hatırlatarak, tek talebin Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununun demokratik çözümü olduğuna dikkat çekti. İmralı tecridinin başta Kürt sorununu olmak üzere ülkedeki tüm sorunları derinleştirdiğinin altını çizen Serhat, Kürt sorununun muhatabının Abdullah Öcalan olduğunu söyledi. 
 
Konuşmaların ardından grup oturma ve ses çıkarma eylemi gerçekleştirdi. 
 
Mersin
 
Çukurova Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (Çukurova TUAY-DER) öncülüğünde Barış Anneleri, Hakların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) il ve ilçe yöneticilerinin yanı sıra sivil toplum örgütü temsilcilerinin katılımıyla çok sayıda araçla konvoy halinde Tarsus Kampüs Cezaevi önüne gidilerek burada açıklama yapıldı. DEM Parti Mersin Milletvekilleri Perihan Koca ve Ali Bozan’ın da destek verdiği açıklamada, Barış Anneleri, “Tecrit insanlık suçudur” yazılı önlükler giydi. “Mücadele ruhuyla zindanlardaki tecridi kıralım, faşizmi yenelim” pankartı etrafında bir araya gelen onlarca kişi sık sık, “Yaşasın cezaevleri direnişi” ve “Biji serok Apo” sloganları attıktan sonra beş dakikalık oturma eylemi gerçekleştirdi.
 
Açıklamada konuşan Barış Annesi Meryem Erbey, tek taleplerinin demokrasi ve barış olduğunu aktardı. Zulmün ve işkencenin son bulmasını isteyen Erbey, Türkiye’nin en temel sorunun Kürt sorunu olduğunun altını çizdi. DEM Parti Mersin Milletvekili Ali Bozan da bu sorunun ülkedeki tüm sorunları derinleştirdiğini ifade ederek, “Bu sorun İmralı’da bulunan PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin sonlandırarak derhal kendisiyle görüşülmesiyle çözülür. Tecrit sonlandırılıncaya kadar eylemlerimizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı. DEM Parti Mersin Milletvekili Perihan Koca ise “Barış Annelerimizle beraber, adalet tahsis edilinceye kadar, eşit yurttaşlık ve barış sağlanana kadar mücadelemizi devam ettireceğiz ve mutlaka demokratik cumhuriyeti inşa edeceğiz” dedi. 
 
Açıklama alkışlarla son buldu.