WAN - Maruz bırakıldıkları hak ihlallerine karşı bulundukları tek hücreli odalarda süreli dönüşümlü açlık grevine devam eden Dumlu 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan tutsaklardan Emrah Yakut’un annesi Sabiha Yakut, tutsakların koşullarının bir an önce düzeltilmesi gerektiğini vurguladı. Sabiha, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu. 

 

İktidarın özel savaş politikası kapsamında yürüttüğü politikalardan biri olan tecrit, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde giderek derinleşirken, tüm cezaevlerinin yanı sıra yaşamı da her boyutuyla etkilemeye devam ediyor. Tecritle paralel olarak artan hak ihlallerinin en yoğun yaşandığı alanlardan biri de cezaevleri. Her gün bir yenisi eklenen cezaevlerinden biri olan S Tipi Cezaevi, tutsakları yeni bir izolasyon politikasıyla karşı karşıya bırakıyor. Bu politikanın yaşandığı cezaevlerinden biri de Erzurum Dumlu 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi. 

 

Cezaevinde bulunan tutsaklar, avukatları ve yakınları ile yaptığı görüşmelerde maruz bırakıldıkları hak ihlallerini aktardı. 

 

Tutsaklar gün ışığına mahrum bırakıldı

 

Tutsakların aktarımına göre hücrelerde bulunan pencerelerin metal tel örgülerle kapatıldığına dikkat çekilirken, bu tel örgütlerin yaklaşık beş cm çapında olduğu ve bir elin serçe parmağının dahi geçemeyeceği şeklinde olduğu kaydedildi. Tutsakların gün ışığına dahi ulaşamadığı cezaevinde uygulamalara karşı tutsakların, 8 Kasım tarihinde süreli dönüşümlü açlık grevine başladığı da duyurulmuştu. 

 

Koşullar giderek ağırlaşıyor

 

Dumlu 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde yaklaşık 3 yıldır tek kişilik hücrede tutulan Emrah Yakut, 18 Temmuz tarihinde yakınlarına cezaevi ve gardiyanlar tarafından ölümle tehdit edildiğini söylemişti. Yakınları tutsak Emrah Yakut için kamuoyuna ve ilgili kurumların bir an önce harekete geçmesi için duyarlılık çağrısında bulunarak yaşanan ihlallere dikkat çekmişti. Ancak geçen süre içerisinde cezaevi koşullarında herhangi bir değişimin yaşanmadığı ve koşulların daha da ağırlaştığı vurgulandı. 

 

‘Sürgünün tek amacı bizleri çocuklarımızdan koparmak’

 

Oğlu Emrah ile yaptığı telefon görüşmesine dair konuşan Sabiha Yakut, Emrah’ın 3 yıldır cezaevinde olduğunu söyledi. Emrah’ın Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nden devletin tutsakları tecrit altında tutma politikası nedeniyle Dumlu Cezaevi’ne sürgün edildiğini dile getirdi. Sabiha, “Emrah’ı, Erzirom’a göndermelerinin tek sebebi çocuğumuzu bizden uzak tutmaktır. Bütün tutsakları, ailelerden tamamen uzaklaştırmak için tutsakları tuttukları cezaevinden başka bir yere sürgün ediyorlar. Bu kadar uzak mesafeye imkânım da yok gidip göreyim. Yol uzaktır, 6 saat yol gidiyorum 6 saat yol geri dönüyorum” diye konuştu.

 

‘Akraba görüş yasağı’

 

Sabiha, oğlunun yeniden Van Cezaevi’ne geri getirilmesi için çok sayıda dilekçe verdiğini ancak bu dilekçelere yanıt verilmediğini paylaştı. Adalet Nöbeti’ne de katıldığını ekleyen Sabiha, “Adalet Nöbeti’ne bütün tutsaklar için gidiyorum. Gitmeye de devam edeceğim. Adalet Nöbeti’ne gittiğimde polisler bana, neden geldiğimi ve kimin beni gönderdiğini sorup duruyor. Ben ise kendi çocuğum için geldiğimi adaletin sağlanması için burada olduğumu söylüyorum” ifadelerini kullandı. 

 

‘Kimse tecride sessiz kalmamalı’

 

Cezaevinde tutsaklar üzerindeki tecride değinen Sabiha, “Kimse tecride sessiz kalmamalı” dedi. Tutsaklar üzerindeki tecridin bir başka boyutunun da iletişimin kısıtlanmasını olduğunu vurgulayan Sabiha, “Telefon görüşmeleri çok kısa.  Emrah ile telefon görüşmemiz olduğunda hal hatırını sorana kadar telefon yüzümüze kapanıyor. Açık görüşe gittiğimde de 10 dakikalık, 20 dakikalık bir görüşmeden sonra bitiyor. Onca yolu gidiyorum oğlumu doya doya göremiyorum” dedi. 

 

Duyarlılık çağrısı 

 

Sabiha son olarak, “Bu adaletsizlik oldukça, çocuklarımız üzerindeki tecride son vermedikleri sürece mücadeleye devam edeceğim” diyerek tutsaklar için duyarlılık çağrısında bulundu.