Aklın kadın hali

  • 09:21 15 Kasım 2022
  • Kadının Kaleminden
 
 
“Haftalardır süren (kadın) isyanının içinde erk olmayı tercih etmeyen ana soylulukta bugüne en çok barışı isteyen sevgiyi çoğaltan paylaşmayı, eşitliği, adaletli olmayı örgütleyen aklın kadın hali değil mi?” 
 
Deniz Yalçın
 
Yağmura dalmışken aklım… Suyun arındırma gücünden yangınları söndürmesine yaprakta ki çiğ tanesi haline, ağacın köklerinden gövdesine yürüyüşüne… Hangi nesneye, canlıya bakarsam bakayım bir serüven karşılar beni. Bir devinim tekrar değişim ya da ne denirse işte. 
 
Doğumla başlayan ya da şeklin başka bir hale dönüşüyle. Ölümle son bulan ya da başka bir hal alan. Başlayan ve değişenin arasındaki zaman. O şeyin ömrü o halde kalışı belki de… 
 
Bu olup bitenin içinde ne de az kalıyor insan. Ama ne kadar çok şeyi değiştiriyor. Onun olanı onun olduğu için hoyratça kullanabiliyor. Bütünde damla iken nehirden üstün olmakta ne… 
 
Akıl oluşu, kabul edilişi, ortaya çıkarılışı neyse neye göre ise işte. Akıl üstünlük kurmaya sebep mi? Erkek akıl mesela aklın erk hali mi? Peki aklın kadın hali… 
 
Haftalardır süren (kadın) isyanının içinde erk olmayı tercih etmeyen ana soylulukta bugüne en çok barışı isteyen sevgiyi çoğaltan paylaşmayı, eşitliği, adaletli olmayı örgütleyen aklın kadın hali değil mi? 
 
21. yüzyılda bugün onlarca yıldır biriktirdiği gücünü sokakları arşınlarken, umudu çoğaltırken kullanan, doğayla olan bağını balkonundaki saksıyla bile olsa bozmayan aklın kadın hali değil mi? 
 
Fabrikadaki bandı hakkını almak için durduran, yeri geldiğinde çocuğunun lokmasını gözünden düşüren zalime boyun eğmeyen, aklın kadın hali değil mi? 
 
Saçını meydanın göbeğinde havaya kaldıran “Jin Jiyan Azadi” diye haykıran aklın kadın hali değil mi? 
 
İşte kadın özgürlük mücadelemize yönelik saldırıların temelinde de bu gerçeklik vardır. “Eksik etek” diye tanımlayanlar, “saçı uzun aklı kısa” diyenlerin korkulu rüyasıdır kadın aklı. Bu yüzden sıkıştırmak isterler kalıplara, cinsiyet rollerine. Başardılar mı? Başaracaklar mı? Bu sorulara eminim hepimizin ayrı ayrı cevapları olacaktır. Ama her cevap yine kadın aklından çıkarak, oradan süzülerek geldiği için her birimiz kendi cephemizden ortak kadın aklıyla cevap veririz. 
 
Şimdiye kadar başaramadılar, şimdiden sonra da başaramayacaklar. Jîna’nın aklına karşı durabildiler mi? Saçının telini dünya kadın hareketinin isyan bayrağının sembolü haline getiren Jîna’nın kadın aklına kim karşı durabildi? Hem hangi akıl tutulması ile? Jîna’nın aklı, Jîna’nın isyanı bugün dünyanın dört bir tarafında… 
 
Nagihan’ın kalemini yere düşürebildiler mi? Bu yazı bile o kalemin yere düşmediğinin göstergesi değil mi? 
 
Son olarak kadın aklı adalete, eşitliğe, özgürlüğe giden yolun aklıdır. Bizlere dayatılan emek sömürüsüne karşı isyana giden yolun aklıdır. Dayatılan toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı direnişin aklıdır. Erkek egemen iktidarlara akıl tutulması yaşatan bir ortak aklın mücadelesidir bizimkisi. Sıkılan kurşunlar, korku iktidarı, tehditler, kazanımlarımıza saldırılar, cezasızlık uygulamaları, kadına yönelik şiddeti körükleme politikaları saçımızın tek bir telinin isyanını görmüştür. Gelinen gerçeklik şudur ki; kazanan kadın aklıdır. Kaybeden kadınları sindireceği, susturacağına inanan erkek egemen iktidarların akıl tutulmasıdır.