KESK Şubeler Platformu: Baskılara rağmen kadın mücadelesi büyüdü

  • 14:18 21 Eylül 2022
  • Emek/Ekonomi
 
DİYARBAKIR - KESK Şubeler Platformu, Diyarbakır Tüm-Bel-Sen üyelerine yönelik mobing ve sansüre ilişkin yaptığı açıklamada, iktidarın tüm baskılarına rağmen kadın mücadelesinin büyüdüğünü belirterek, “Kadın kurumlarını yasalara aykırı bir şekilde kapatarak baskı ve korku yaymaya çalışmıştır” dedi.
 
Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) Şubeler Platformu, Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) Diyarbakır Şubesi'ndeki üyelerine yönelik mobbing ve sansüre ilişkin Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İdaresi (DİSKİ) Genel Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. "Baskı, mobbing ve sürgünler bizi yıldıramaz. Kayıklar gidecek biz kalacağız" pankartının açıldığı açıklamaya, Tüm Bel-Sen Genel Merkezi Kadın Sekreteri Nazife Bayrak Tosun ve sendika yöneticileri katıldı.
 
Açıklamayı kadınlar adına Diyarbakır Tüm-Bel-Sen Kadın Sekreteri Ayşe Kuran Çiçek okudu.
 
Açıklama öncesi konuşan SES Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Şiyar Güldiken, kadın çalışanlara yapılan haksızlıklara dikkat çekerek, "Sizi o liyakatsiz koltuklardan alıp, yakalarınızdan tutup kapının önüne koyacağız. Biz sizden kanun önünde hesap soracağız. Bu hesabı vereceksiniz" dedi.
 
‘Kadın mücadelesi daha da büyümüştür’
 
AKP iktidarının kadını yok sayma politikasının 20 yıldır devam ettiğini belirten Ayşe, “Kadının gücünden korkan zihniyet, kadınların üzerindeki baskı ve şiddetin dozunu her geçen gün biraz daha artırmaktadır. Şiddete, tacize ve tecavüze uğrayan ya da katledilen kadınların sesi olan kadın aktivistleri ve kadın kurumlarını hedef almış, çalışmaları kriminalize etme çabası ile onları tutuklayarak gözaltına alarak ve kadın kurumlarını yasalara aykırı bir şekilde kapatarak baskı ve korku yaymaya çalışmıştır. Ancak şu iyi bilinmelidir ki iktidarın bu caydırma çabası kadın mücadelesini daha da güçlendirmiş daha da büyütmüştür” dedi.
 
‘Emekçiler mobbinge maruz kalmıştır’
 
Darbe girişimin ardından iktidarın birçok emekçiyi ihraç ettiğini kaydeden Ayşe, HDP’li belediyelere kayyımların atandığını söyledi. Ayşe, Diyarbakır ve ilçe belediyelerinde çalışan 420 üyelerinin ihraç edildiğini kaydederek. “Çalışmaya devam eden ve kendilerine yakın olmayan başta kadınlar olmak üzere tüm emekçilere sistematik bir şekilde mobing uygulanmış ve sürgünlere maruz bırakılmışlardır. Bunun en somut örneği DİSKİ Genel Müdürlüğü’nde Kameraman kadrosunda çalışmaktayken kayyum yöneticileri tarafından bilgisayarına, odasına ve arşivine el konularak 9 ay boyunca boş bir odada bir sandalye üzerinde mesaiye tabi tuttukları üyemiz Beyda Yıldız olmuştur” diye konuştu.
 
‘Baskılarla karşı karşıya kalmıştır’
 
Ayşe, Beyda Yıldız’ın akabinde yaşadığı hukuksuzlukları şu şekilde sıraladı: “Ergani ilçesine sürgün edilen üyemiz Beyda Yıldız, kamu kurumlarında; devlet memurları yasasında ulaşım imkanı sağlanma zorunluluğu maddesine rağmen kendisine ulaşım imkanı sağlanmamıştır, üyemiz zor koşullar altında işe gidip gelmiştir. Hazro ilçesine gidip gelen üyemiz, yoğun stres ve maruz kaldığı baskıdan dolayı beyin kanaması geçirmiştir. Geçirdiği rahatsızlıktan dolayı almış olduğu raporlar bile kayyum yöneticileri tarafından sorun haline getirilmiş ve işe gelmesi konusunda ciddi bir baskıyla karşı karşıya kalmıştır. Üyemiz bu zor sürecinde sendikamız aracılığıyla dava açmış asıl iş yeri ve ünvanlık kadrosunda çalışmak üzere işine geri dönmesi kararı alınmasına rağmen mahkeme kararını yok sayan kayyum zihniyeti üyemizi bu seferde Hazro ilçesine sürgün etmiştir.
 
‘Suç duyurusunda bulunacağız’
 
Üyemiz Beyda Yıldız Dicle Üniversitesi Noroloji Ana Bilim Dalı’nın verdiği, Nöroloji uzmanı ve yoğun bakım biriminin olduğu bir yerde çalışması gerekliliği raporuna rağmen bir süre Ergani’ye ardından yeniden Hazro’ya daha sonra da geçtiğimiz günlerde Silvan ilçesine sürgün edilmiştir. İhraç edemediği emekçileri de bu denli mobbing ve sürgünlere maruz bırakarak işten istifaya zorlayan kayyum zihniyetinden DİSKİ Genel Müdürü Fırat TUTŞİ hakkında sendika olarak suç duyurusunda bulunacağımızı buradan belirtiyoruz.”  
 
‘Kayyımlar gidecek’
 
Halkın iradesiyle seçilenlerin geri geleceğinin altını çizen Ayşe, “Sizler gideceksiniz, bizler bu şehrin halkı, bu kurumların emekçileri olarak tüm haklarımızı geri alacağız. Hem yaşamı hem de toplumsal değerleri katleden iktidar rejimi ve uzantısı olan kayyumları ne emekçiler ne de halk kabul görmemektedir” ifadelerini kullandı.
 
Açıklama, “Direne direne kazanacağız”, “Baskılar bizi yıldıramaz”, “Kayyımlar gidecek biz kalacağız”   sloganları ve alkışlarla son buldu.