AKP döneminde kaybettirilen ‘Gülistan Doku nerede?’

  • 09:01 19 Nisan 2023
  • Dosya
Yeşim Oruç 
 
HABER MERKEZİ – AKP döneminde kaybettirilen Gülistan Doku’nun nerede olduğu sorusu cevapsız kalırken, soruşturma dosyası ise atıl durumda. 
 
AKP’nin 22 yıllık iktidarlığı süresince kadına yönelik şiddet, kadın katliamlarının yanı sıra bir de şüpheli kadın ölümleri ve kaybettirilen kadınlar söz konusu. Kadına yönelik her türlü suçta cezasızlık politikaları ile faili koruyan yasalarla eril zihniyetini sürdüren iktidara karşı kadınların mücadelesi ise her yerde devam etti, ediyor. 
 
14 Mayıs seçimlerine sayılı günler kala, 5 Ocak 1920’den bu  yana şüpheli bir şekilde kaybettirilen Dersim’de Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku’nun akıbetini hatırlatıyoruz. 
 
Gülistan’ın kaybedilişiyle beraber ailesi, Dersim’e gelerek “kayıp ihbarı” başvurusunda bulundu. Bunun üzerine arama çalışmaları başlatılırken, Gülistan’ın cep telefonunun en son Uzunçayır Baraj Gölü üzerindeki Sarısaltuk Viyadüğü'nde sinyal verdiği belirlendi. Gülistan’ın suya atlama ihtimali göz önünde bulundurularak, Munzur Nehri’nde arama çalışmaları yapıldı, ancak yapılan arama çalışmalarında Gülistan’a dair en ufak bir ize rastlanmadı. Ailenin ve avukatların tüm taleplerine rağmen Gülistan’ı karada arama çalışmaları yürütülmedi.
 
Geçen üç yılda “Gülistan Doku nerede?” sorusu cevapsız kalırken akıbetine dair yürütülen soruşturmada bir ilerleme kaydedilmedi.
 
‘Polislerce ‘intihar’ algısı bilinçli şekilde oluşturuldu’
 
Gülistan’ın şüpheli şekilde kaybedilmesinin ardından hazırlanan özel ve bağımsız bilirkişi raporlarında soruşturmanın başından polislerce “intihar ettiği” algısının bilinçli şekilde oluşturulduğu, soruşturmaya ilişkin hazırlanan ilk tutanağın ise baş şüpheli Zainal Abarakov’un polis babası Engin Yücer’in de içerisinde olduğu Asayiş Şube tarafından hazırlandığı ortaya çıktı.
 
‘Gerçekten uzak bilimsel verilere dayanmıyor’
 
Yine bilirkişi raporlarında baş şüpheli Zainal Abarakov’un ve ailesinin soruşturma kapsamında verdiği ifadelerinde gerçekten uzak olduğu söylendi. Ailenin avukatı ise Gülistan’ın 4 Ocak tarihinde yani kaybettirilmeden bir önceki gece Zainal Abarakov tarafından tehditle alıkonulduğu, hazırlanan ilk tutanağın herhangi bir bilimsel veriye dayanmadığını belirtti. 
 
Aile tehdit ediliyor
 
Öte yandan Gülistan’ı arama çalışmaları sırasında dönemin Tunceli Valisi Tuncay Sonel adına Gülistan’ın ailesiyle görüşen Tunceli İŞKUR Müdürü Ö.A. ve valilik çalışanı F.G. tarafından basınla görüşmemesi ve demeç verilmemesi yönünde baskı yapıldığı ve ailenin tehdit edildiği ifade edildi.
 
Kadınlar ‘Gülistan nerede’ demekten vazgeçmedi
 
Dersim’de başta olmak üzere Türkiye ve Kurdistan kentlerinde kadın örgütleri, Gülistan’ın akıbetini öğrenmek için sayısız eylem yaptı. Polisin saldırmasına rağmen eylemlerde yer alan kadınlar,  “Gülistan Doku nerede?” diye sormaktan vazgeçmedi.
 
Ayrıca kentte Gülistan’ın akıbetini soran ve bunun için eylem örgütleyen kişilere soruşturmalar açıldı. Açılan soruşturmalar ise olayın kapatılmak ve gündemden düşürülmek istendiğine yönelik iddiaları güçlendirdi.
 
Adli kontrol şartı yerine getirilmedi
 
Olayda baş şüpheli olan Zainal Abarakov ise, 17 Mart 2022'de Antalya'nın Alanya ilçesinde gözaltına alındı. Zainal Abarakov 24 saat gözaltında kaldı ve Alanya Adliyesi'nde SEGBİS üzerinden sorgusu yapıldı. Dört saatlik sorgunun ardından adli kontrolle serbest bırakılan Zainal Abarakov'a yurt dışı yasağı konuldu. Dosyada tek şüpheli olan ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçuyla 15 günde bir imza atma şartı ve yurt dışına çıkış yasağıyla serbest kalan Zainal Abarakov'un adli kontrol şartının adreslerinde olmadığı, telefonuna ulaşılamadığı için tebliğ edilmediği ortaya çıktı. 
 
Aygül Doku’ya hapis ve para cezası
 
Zainal Abarakov’un babası polis Engin Yücel hakkında, Gülistan’ın ablası Aygül Doku’ya dair gizli kalması gereken kişisel bilgileri dijital medyada paylaştığı için dava açıldı. Davada mahkeme heyeti, Engin Yücel hakkında “kişisel verileri ele geçirip, yayma” suçundan toplamda 2 yıl 6 ay hapis cezası verir. Aynı mahkeme, Aygül’e ise "mala zarar vermek ve tehdit ve hakaret etme" suçundan 5 ay hapis cezası ve 2 bin 250 TL idare para cezası verdi. Aygül hakkında verilen karar ise tepkilere neden oldu.
 
Meclis’te verilen önerge reddedildi
 
Gülistan’ın ailesi başvurduğu hiçbir yerden sonuç alamazken, 2022 yılının Ocak ayında Tunceli Adliyesi önünde oturma eylemi başlattı. Eyleme, kadın ve emek örgütleri ile siyasi partiler de destek verdi. Buradan da sonuç alamayan aile, aynı yılın Şubat ayında Adalet Bakanlığı’ndan görüşme talebinde bulundu. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’dan talep edilen randevu, “müsait olmadığı” gerekçesiyle reddedildi. Bunun üzerine Adalet Bakanlığı önünde oturma eylemine geçen aileye, polis saldırdı. Aile üyeleri, polis tarafından yerlerde sürüklenerek gözaltına alınırken hastane kontrolünün ardından işlem yapmadan serbest bırakıldı. Sonrasında ise aile seslerini duyurmak için Meclis’e giderek siyasi parti temsilcileriyle görüştü.
 
 Gülistan’ın akıbetinin araştırılması için verilen önergeyi 23 Şubat 2022 tarihinde reddeden AKP, baş şüpheli Zainal Abarakov’u “sadece mesajlaştığı, olayın vuku bulmasıyla alakalı olarak bir bilgisinin olmadığı” sözleriyle savundu. 
 
‘Gülistan Doku’nun kaybolmasını normal görmek mümkün değil’
 
Halkların Demokratik Partisi de (HDP), Meclis Genel Kurulu’nda Gülistan’ın akıbetinin ortaya çıkarılması için araştırma komisyonu kurulması önergesi verdi. Önergenin gerekçesini açıklamak üzere söz alan HDP Muş Milletvekili Şevin Coşkun, siyaset mafya ilişkilerinin bu kadar ortalığa saçıldığı bir dönemde Gülistan’ın kaybedilişini normal görmenin mümkün olmadığını vurguladı.
 
HDP’nin komisyon kurulmasına ilişkin önerge, AK Parti ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
 
‘Susturmak için ortadan kaldırdılar’
 
Son 3 yıldır gözlerini yoldan alamadığını, belki bir gün Gülistan’ın çıkıp geleceğine dair umudunun olduğunu kaydeden Bedriye, ajansımıza verdiği bir röportajında şunları dile getirmişti: “Üç yıldır gözüm bu yollarda. Neden bulunmuyor, neden bulunmak istenmiyor? Adalet Bakanlığı’na gittiğimizde bize kimseyle konuşmamamızı, sesimizi duyurmamamızı ve Gülistan’ı kesinlikle bulacaklarını söyledi. Ayrıca Zainal’ı da cezaevine koyacağının sözünü verdi. Evimize döndük, kimseye bir şey demedik, en yakınlarımıza bile bir şeyden bahsetmedik. Aradan neredeyse bir ay geçti. TV’de gördük ki Zainal’ı gözaltına almışlar, biz de bize verilen sözü yerine getirdiğini sandık. Fakat ön kapıdan alıp arka kapıdan bıraktılar. Adalet nerede? Ben adalet istiyorum. Geceleri bile uyanıp pencereden dışarıya umutla bakıyorum. Benim Gülistanım kadın haklarını arayan, haklarını bilen biriydi. Haksızlığa asla gelemezdi. Ne olduysa Zainal ile tartışma yaşandı, haksızlığa uğradı, o da şikayet edeceğini söyledi, sonrasında başına bunlar geldi. Susturmak için ortadan kaldırdılar.” 
 
Soruşturma ne durumda?
 
Soruşturma dosyasına dair ajansımıza bilgi veren ailenin avukatı Ali Çimen, soruşturmanın kapatıldığını söyledi. Ali, “Dosya atıl durumda. Herhangi bir gelişme yok. Etkin bir soruşturma da yürütülmedi” dedi. Seçimlerin ardından dosyada gelişme olabileceğini kaydeden Ali, “Muhalefet davayı yakından takip etti. İktidarın değişmesi durumunda dosyada da olumlu gelişimler yaşanacağından umutluyuz” diye ekledi.